Polisomnografi (Uyku Testi): Uyku Apnesi Tanısında Altın Standart
Uyku, insan sağlığı için hayati öneme sahip bir süreçtir. Ancak, bazı bireyler için uyku, dinlendirici bir süreç olmaktan çok, farkında olmadan yaşadıkları solunum problemleri nedeniyle büyük bir sağlık riskine dönüşebilir. Uyku apnesi, bu tür uyku bozukluklarının en yaygın olanlarından biridir ve doğru tanı konulmadığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Polisomnografi (PSG) testi, uyku apnesi ve diğer uyku bozukluklarının teşhisinde kullanılan altın standart yöntem olarak kabul edilir.
Polisomnografi Nedir?
Polisomnografi, hastanın uyku süresince fizyolojik ve biyolojik aktivitelerinin izlenmesini sağlayan gelişmiş bir testtir. Uyku apnesi, uykuda solunum durmalarıyla karakterize bir hastalık olduğundan, PSG testi sayesinde hastanın uyku kalitesi ve solunum düzeni detaylı bir şekilde incelenir.
Bu test, genellikle hastanın gece boyunca bir uyku laboratuvarında özel olarak tasarlanmış, konforlu bir odada uyumasıyla gerçekleştirilir. Uyku sırasında çeşitli elektrotlar ve sensörler kullanılarak beyin dalgaları, göz hareketleri, solunum ritmi, kalp atışları ve kandaki oksijen seviyeleri kaydedilir.
Polisomnografi Nasıl Yapılır?
Test öncesinde hastaya, uykuyu etkileyebilecek kafein, alkol veya ağır yiyeceklerden kaçınması önerilir. Daha sonra hasta, bir uyku laboratuvarında özel cihazlarla donatılmış bir odada uyumaya hazırlanır. Testin uygulanışı şu şekilde gerçekleşir:
EEG (Elektroensefalografi)
Beyin dalgalarını ölçerek uyku evrelerini ve uyku kalitesini belirler.
EOG (Elektrookülografi)
Göz hareketlerini izleyerek REM (rüya dönemi) ve non-REM evrelerini ayırt eder.
EMG (Elektromiyografi)
Kas aktivitesini ölçerek kasların gevşeme ve kasılma durumlarını analiz eder.
Solunum Parametreleri
- Göğüs ve karın hareketlerini takip eden özel kemerler
- Ağız ve burundan geçen hava akışını ölçen sensörler
- Kandaki oksijen seviyesini belirleyen parmak probu
Kalp Ritmi (EKG)
Kalp atış hızını ve ritmini kontrol eder.
Hasta uyumadan önce, tüm bu elektrotlar ve sensörler vücudun uygun bölgelerine yerleştirilir. Bağlantı süreci yaklaşık 30 dakika sürer, ardından test kaydı başlatılır ve hasta doğal şekilde uyuması için serbest bırakılır.
Polisomnografi Sonuçları Nasıl Değerlendirilir?
Hastanın uyku boyunca en az 4, ideal olarak 7-8 saatlik bir veri kaydı alınması gerekir. Test sonucunda Apne-Hipopne İndeksi (AHI) adı verilen bir değer hesaplanır. Bu indeks, uyku sırasında saatte kaç kez solunum durması yaşandığını gösterir ve hastalığın derecesini belirlemek için kullanılır:
- AHI 0-5: Normal
- AHI 5-15: Hafif uyku apnesi
- AHI 15-30: Orta derecede uyku apnesi
- AHI 30 ve üzeri: Ağır uyku apnesi
AHI değeri ne kadar yüksekse, uyku apnesinin şiddeti de o kadar fazladır.
Polisomnografi ile Uyku Apnesi Türleri Belirlenebilir mi?
Polisomnografi testi, uyku apnesinin farklı türlerini tespit etmek için detaylı veriler sağlar:
Pozisyonel Uyku Apnesi
- Hastanın sırtüstü yatarken solunum problemleri belirgin şekilde artıyorsa, bu durum pozisyonel uyku apnesi olarak adlandırılır.
- Yan yatış pozisyonunda solunum normale dönebilir veya apne şiddeti azalabilir.
REM Bağımlı Uyku Apnesi
- Uyku sürecinde yalnızca REM evresinde apne atakları yaşanıyorsa, REM bağımlı uyku apnesinden söz edilir.
- REM uykusu, uykunun yaklaşık %20-25’ini kapsayan bir dönemdir ve rüya görme ile ilişkilidir.
Karma Tip Uyku Apnesi
- Hem pozisyonel hem de REM bağımlı apne bir arada görülebilir.
- Bu durumda, özellikle REM döneminde ve sırtüstü yatarken AHI değeri belirgin şekilde yükselir.
Polisomnografi Testi Kimlere Önerilir?
Eğer kişi gün içinde aşırı yorgunluk, horlama, nefes durmaları, sabah baş ağrısı veya konsantrasyon eksikliği gibi belirtiler gösteriyorsa, polisomnografi testi önerilir. Ayrıca, şu durumlar da polisomnografi gerektirebilir:
- Geceleri nefes darlığı ve uyanmalar
- Gürültülü horlama ve boğulma hissi
- Gün içinde istemsiz uyuklamalar
- Hipertansiyon ve kalp ritim bozuklukları
- Obezite veya boyun çevresinde yağ birikimi
Sonuç ve Öneriler
Polisomnografi testi, uyku apnesi ve diğer uyku bozukluklarının teşhisinde en güvenilir yöntemlerden biridir.